Melih Usta: "Küçüklerle atölye tanışması yaptık. Çekiç, çivi ve kerpetenden çok, birbiriyle ilişki, atölye ile tanışma, gürültüye direnme, ortak çalışmalara hazırlanma, uyum, birlikte olmaya giriş yaptık. Yeni bir duruma uyum diyebileceğimiz bir atölye buluşması oldu. Çocuklar bu kez vazoların formalarıyla değil, boşluklarının çıkardığı sesle ilgilendiler. Sesin boşluk tarafından seslendirilişini izlediler. Sesin belli bir süre sonra monotonlaşması gürültüye dönüşmeye başlaması ( ne de olsa notaların boşluğun nerelerinde gizlendiğini bilmiyorlar henüz ) ile sesten kurtulmaya, vazoyu kırmaya başladılar. Bu en heyecanlı anıydı minik serüvenin kırma işlemi, ilk kırılmanın ardından aralıksız devam etti. Giderek küçülen parçalar giderek azalan ses demek oldu ve sonra kırıkları bir sessizlik ifadesi ya da formun formlara bölünmesi ya da bizim çok da anlayamayacağımız anlamlara dönüşmesi ile son buldu..."
Seçil: "Bugün geri dönüşüm hayalleri içinde Alya ve Zeyno ile evden getirdikleri üzerine çalışıyoruz. Sonunda ortaya Alya'nın Derin Bebeği ve Zeyno'nun Zeyzey Uçağı çıkıyor."
İlknur'un hediyesi...
